top of page

AHMET ABİ

Bugün Ercan Kesal’ın eşi Oyuncu Nazan, Kesal Fox TV'de İsmail Küçükkaya’nın konuğu idi. Söyleşide, oyuncu olmasının getirdiği farklılıkla Edip Cansever’in “Mendilimde Kan Sesleri “şiirini çok güzel okudu. Şiirde geçen Ahmet Abi’nin kim olduğunu bilmediğini söyledi. Okuyacağı bu şiiri Ahmet Mekin’e göndererek "ona sevgilerimiz gitsin" dedi. Ben de Ahmet Abi hakkında derlediğim alıntılarla Ahmet Abi’yi bu yazımda kısaca anlatmak istedim.

“Ahmet Abi, 1951’de TKP tutuklamalarında hapis yatmış, çıktıktan sonra da her 1 Mayıs gözaltına alınırmış, bir “eski tüfek” miş. Edip Cansever Ahmet Abi’yi Çiçek Pasajı’nda bir içki sofrasında tanımış hem anlattıklarından hem kişiliğinden çok etkilenmiş ve onu şiirine” taşımış. (1)

Bianet’te Selma Kara ise “Mendilimde Kan Sesleri” şiirinin bir kavga şiiri olmadığını, genç ölümlerden artakalan yaranın etkili bir biçimde aktarıldığı bir ağıt olduğunu belirtmiş. Ahmet Abi, işçi bir babanın oğlu olarak Kayseri’de 1926 yılında doğmuş. Çevresinde “Komünist Ahmet” olarak tanınırmış. Asıl ismi de Ahmet Gayretli imiş. Fabrika ’da komünizm propagandası yapma nedeni ile ilk defa hapse atılmış. Gayretli, bir yıl hapis hayatından sonra askere gitmiş ve memleketi Kayseri’ye dönmüş. Kendisine iş verilmeyince tabelacılık yapmaya başlamış, sonraki durağı Ankara olmuş. Ankara’da bir lastik fabrikasında çalıştığı yıllarda, Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi olduğu için 1951 yılında tutuklanmış. Ardından Malatya’ya sürgüne gitmiş ve memleketine dönerek evlenmiş. Çeşitli gazetelerde farklı isimlerle yazılar ve şiirler yazmış. Kayseri’de barınamadığı yıllarda bir ara İstanbul’a gitmiş ve Edip Cansever ile tanışarak ünlü ‘Mendilimde Kan Sesleri’ şiirinin yazılmasına sebep olmuş. Edip Cansever’in bu şiiri, Ahmet Gayretli ’ye ne zaman ithaf ettiği belli değilmiş, Kayseri’ye döndükten sonra kendi kabuğuna çekilen Ahmet Bey, sosyalist camia ile bağını hiçbir zaman koparmamış. Fatma Kara Hanım bir de Gayretli ile ilgili bilinenler, “Tarihe 1000 Canlı Tanık” yazı dizisi kapsamında, 13 Mayıs 2004’te yapılan bir söyleşi ile Halim Şafak’ın çıkardığı Bireylikler dergisinin 59’uncu sayısından ibaret.” Diye yazısına bir not düşmüş. (2) Sıddık Akbayır’ın yazdığına göre ise ''Ahmet Abi, 1951’de TKP tutuklamalarında hapis yatıp çıktıktan sonra da her 1 Mayıs’ta gözaltına alınan eski tüfekmiş. Eşiyle beraber Göksu'da insanlardan uzak bir hayat sürmekte iken Ahmet Abi’yi, Edip Cansever Çiçek Pasajı’nda bir içki sofrasında tanımış hem anlattıklarından hem kişiliğinden çok etkilenmiş ve onu şiirine taşımış. Mendilimde kan sesleri, bir kavga şiiri olarak değil, genç ölümlerden, artakalan yaranın etkili bir biçimde aktarıldığı bir ağıt olarak şiir dünyamızda yer almış. Darmadağın edilen gencecik insanların adına yazılan mendilimde kan sesleri, “sosyalist gerçekçi” bir şiir de olmadığını belirten Sıddık Akbayır, o günlerde, içinde “deniz, mahir, ulaş” sözcüklerinin sıkça geçtiği “sosyalist gerçekçi” pek çok şiir yazıldığını ancak bunlardan hiçbirinin Cansever’in şiiri kadar, okurun içini acıtmadığını'' yazmış. (3)

Akbayır, bu yazısında Erdal Öz’ün hapisten çıktıktan sonra Edip Cansever ile birlikte Ahmet Gayretli’yi evinde ziyaret ettiklerini ve yapılan konuşmaları da aktarmış.

Son olarak da şiirin tamamını yazarak okumanızı istedim.

MENDİLİMDE KAN SESLERİ

Her yere yetişilir Hiçbir şeye geç kalınmaz ama Çocuğum beni bağışla Ahmet Abi sen de bağışla

Boynu bükük duruyorsam eğer İçimden öyle geldiği için değil Ama hiç değil Ah güzel Ahmet abim benim İnsan yaşadığı yere benzer O yerin suyuna, o yerin toprağına benzer Suyunda yüzen balığa Toprağını iten çiçeğe Dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine Konyanın beyaz Antebin kırmızı düzlüğüne benzer Göğüne benzer ki gözyaşları mavidir Denize benzer ki dalgalıdır bakışları Evlerine, sokaklarına, köşebaşlarına Öylesine benzer ki Ve avlularına (Bir kuyu halkasıyla sıkıştırılmıştır kalbi) Ve sözlerine (Yani bir cep aynası alım-satımına belki) Ve bir gün birinin adres sormasına benzer Sorarken sorarken üzünçlü bir görüntüsüne Camcının cam kesmesine, dülgerin rende tutmasına Öyle bir cıgara yakımına, birinin gazoz açmasına Minibüslerine, gecekondularına Hasretine, yalanına benzer Anısı işsizliktir Acısı bilincidir Bıçağı gözyaşlarıdır kurumakta olan Gülemiyorsun ya, gülmek Bir halk gülüyorsa gülmektir Ne kadar benziyoruz Türkiye'ye Ahmet Abi. Bir güzel kadeh tutuşun vardı eskiden Dirseğin iskemleye dayalı -- Bir vakitler gökyüzüne dayalı, derdim ben -- Cıgara paketinde yazılar resimler Resimler: cezaevleri Resimler: özlem Resimler: eskidenberi Ve bir kaşın yukarı kalkık Sevmen acele Dostluğun çabuk Bakıyorum da simdi O kadeh bir küfür gibi duruyor elinde. Ve zaman dediğimiz nedir ki Ahmet Abi Biz eskiden seninle İstasyonları dolaşırdık bir bir O zamanlar Malatya kokardı istasyonlar Nazilli kokardı Ve yağmurdan ıslandıkça Edirne postası Kıl gibi ince İstanbul yağmurunun altında Esmer bir kadın sevmiş gibi olurdun sen Kadının ütülü patiskalardan bir teni Upuzun boynu Kirpikleri Ve sana Ahmet Abi uzaktan uzaktan domates peynir keserdi sanki Sofranı kurardı Elini bir suya koyar gibi kalbinden akana koyardı Cezaevlerine düşsen cıgaranı getirirdi Çocuklar doğururdu Ve o çocukların dünyayı düzeltecek ellerini işlerdi bir dantel gibi O çocuklar büyüyecek O çocuklar büyüyecek O çocuklar... Bilmezlikten gelme Ahmet Abi Umudu dürt Umutsuzluğu yatıştır Diyeceğim şu ki Yok olan bir şeylere benzerdi o zaman trenler Oysa o kadar kullanışlı ki şimdi Hayalsiz yaşıyoruz nerdeyse Çocuklar, kadınlar, erkekler Trenler tıklım tıklım Trenler cepheye giden trenler gibi İşçiler Almanya yolcusu işçiler Kadınlar Kimi yolcu, kimi gurbet bekçisi Ellerinde bavullar, fileler Kolonyalar, su şişeleri, paketler Onlar ki, hepsi Bir tutsak ağaç gibi yanlış yerlere büyüyenler Ah güzel Ahmet Abim benim Gördün mü bak Dağılmış pazar yerlerine benziyor şimdi istasyonlar Ve dağılmış pazar yerlerine memleket Gelmiyor içimden hüzünlenmek bile Gelse de Öyle sürekli değil Bir caz müziği gibi gelip geçiyor hüzün O kadar çabuk O kadar kısa İşte o kadar.

Ahmet Abi, güzelim, bir mendil niye kanar Diş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanar Mendilimde kan sesleri. (4)

Edip CANSEVER

Bugün Edip Cansever’i “Mendilimde Kan Sesleri” şiiri ve şiirde adı geçen “Ahmet Abi” Ahmet Gayretli’yi yazmak istedim. Huzur içinde uyusunlar.

Hasan OKURSOY 7 Ocak 2022 Yelki Kaynak;

1- Yürekbalı Kültür Sanat Edebiyat sitesi

2- Selma Kara, Edip Cansever’in “Ahmet Abi”si Hayatını Kaybetti, 7-1-2021 tarihli Bianet haberi. 3- Sıddık Akbayır, Şairin Ömrü, Mayıs-2014 tarihli Ot dergisi, Sayı; 15. 4- Edip Cansever, Mendilimdeki Kan Sesleri şiiri, Şiirgen sitesi.



17 görüntüleme0 yorum
Post: Blog2_Post
bottom of page