Yaşlanınca rahat ederim sanma
ağaçlar solur senden kalanları
başlar bir sancı karnında
birde akşamın tafrası
kalır sofranda
gün iner
koca suyun aynasına
bilirsin
geciken resimler aÄŸlar
o deÄŸirmen yokuÅŸunda
neleri unuttum
o avluda
hangi sırçalarım kayıp oldu
bilmem
akşamı savuran o uykularımda
işte gün indi
mektup yazdım eski günlerime
söğütten düdük yaptım
sussun diye
o ağlayan çocukluğuma