top of page

BEKİLLİ

Böyle gece ortasında, kalkar bir şeyler yazarsın. Denize taş atarsın, bir de kayrak çakıl taşı bulur, onu deniz üzerinde kaydırmak istersin. Çocukluğun gençliğin gelir aklına, uzaklara gidersin. Gannörü, çalıklayakı, pınar başı, Hacıbekir, Cırban, Hacımahmut, Çalık, Uzunen, Eldelek, kuyusu derken Bekilli’de kuyuları dolaşır susuzluğunu oralarda dolaştırır kalırsın.

Sonra uzaklara seslenir, geçmişteki günleri anarsın. Yağmur ardından dolu gelince, dışarı bir sayacak atar üşürsün. Sonra sel olur, aşağı kıyıda solursun. Çocuk düşünde, bir kütüğü selden kurtarmak için uğraşırsın.

Sonunda ihtiyarlığın gelir, tıkanır kalırsın ve uzaklara seslenirsin. Ne duyan, ne ses veren olur. Bir bademin tomurcuğunda çiçeklenip çığlık atarsın.

Bilmem neden? Bekilli’yi hiç unutamazsın. Mendil yaygısının ucundan günü çeker durursun. Bazen seslense biri belki duymazsın.

İçinde bir yer kanar, kimse bilmez. Denize düşen bir damla olursun, seni kimse görmez kahrolursun. Bazen küçülür bu dünya, geçen günlerine yanarsın. Bazen de büyür durur acıların, bir yerde bir hıçkırık duyar, dikkat kesilirsin ve üzülürsün. İnsan olmanın da bir sonucu budur der, söylenirsin.

Sonunda bir girdapta çırpınır durursun. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyetinin yani ülkemizin sıkıntılarını düşünür üzülürsün. Bir başka ezilirsin, bir yerlerin kanar, kahrolursun.

Depremler doğa olayıdır, zamanı gelince tekrar tekrar solur. Aklın, fennin ve bilimin dediği yolda tedbirler alınmalı diye düşünürsün.

O gökyüzünün maviliği, çocukların gülüşü, hep bizde durmalı dersin. Sabahları yolda parkta, okulda ve bahçede o çocuk sevincinde seslenmeliyim der, çığlık atmak istersin.

Çocukların yüreğine sevgi ekilmeli, oyunlarında barış türküleri söylenmeli diye nutuk atmak için çırpınırsın.

O dalgınlığımız, bırak baksın dursun. Telaşımız dallardan sarksın, baharın, kiraz çiçekleri açsın. Çocukların kulaklarında kiraz küpesi sallansın dursun. Diye dağa taşa bağırmak için kendini zor tutarsın.

Sevgi, tüm çocukların cebinde saklıdır, onu dağıtır durur. Bunun için “ Çocuklar gibi olsak” dersin. Yıllarını çocuklar gibi yaşamak ister ve çocuk sevincini avluya salarsın.

30 Ocak 2020 Hasan OKURSOY



14 görüntüleme0 yorum
Post: Blog2_Post
bottom of page