Akşamın telaşında yanar solgun ışıklar. Uzayan günün ucunda bir hüzün seni yoklar durur. Perdeler de yavaş yavaş çekilmeye başlar. Güneş dağ omzunda kayıp olur, gölgeler de solgun ışığında solur. Sonra akşam birden çöker.
Akşam karanlığında, insan günü yargılar.
Dostoyevski’nin sözü aklına gelir. “Her insan herkes karşısında her şeyden sorumludur.” Güzel bir sözdür. İyi insan olmamıza ışık tutar. Bu söz, bulaş ortamında hepimizin davranışlarına birer göndermedir. Maske takmayan ve ilgili kurallara uymayanların getirdiği sıkıntılar, güne çarpar durur.
Hele hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın karşılaştıkları ortam içimizi acıtır.
Ayrıca, toplu halde bulunduğumuz alanlarda uymamız istenen kurallar da vardır. Yine yapılan yanlışlıklara ses çıkarmamak da bu yanlışlıklara ortak olmaktır.
Hepimizin ortak amacı bu bulaş ortamında, hayatta kalmaktır. Asıl olan da başkasına zarar vermeden yaşamaktır. Bu durum insanı mutlu eder. Bu kurallara uyan dost ve arkadaşlarımız ile vatandaşlarımızın bu olumlu davranışları her yerde ışık gibi parlar.
İnsan herkesten kendi gibi davranmasını isteyemez. Aslında doğru olan kendi kusurlarımızı onlarda bulursak, bir yerde onlarla daha iyi anlaşabiliriz. Sanırım bu sözü Andre Gide söylemiş.
Doğru olmak, doğruyu her yerde söylemek insanı farklı kılar. Bir de doğruyu zamanında ve yerinde söylemek insanı daha mükemmel yapar. Bunu da galibe Bernard Shaw demiş.
Demokrasinin en güzel yüzü, belirtilen kurallara ve kanunlara hepimizin uyması ile mükemmele ulaşır. Ayrıca, yönetenler de gerçeği her zaman yurttaşlarından saklamamalıdır. Gerçeği bilen kişi doğru davranışlara yönelir, kendine çeki düzen verir, kurallara daha çok uyar.
Atatürk, “Biz uygarlıktan, ilimden ve fenden kuvvet alıyor ve ona göre yürüyoruz.” Demiş.
Corona 19 kapsamında olsun veya aşısı konusunda olsun, dünyada uygar ülkeler nasıl hareket ediyor, bu konuda ilim ve fen ne diyorsa biz de buna uymalıyız.
Ayşe Arslan’ın “Medya Mahallesi” programında Emin Çapa Bey "İlim ve akıl bu konuda aşı yapılmasını gerektiriyor, aşı olmadan bu bulaş ortamından kurtulmamız mümkün değil. Çünkü aşı olmadığımızda diğer insanların da sağlığını rizikoya atarız. Bu bulaşın aşıdan başka çaresi yok.” Diye söyledi.
Bu nedenle hepimiz aşı olmayı düşünmeliyiz. Dediğim gibi ilim, fen ve akıl ne diyorsa ona göre hareket etmeliyiz.
Hasan OKURSOY 4 Aralık 2020 Yelki
