VEDAT GÜNYOL 2
- 6 Ara 2022
- 3 dakikada okunur
Fakir Baykurt, Köy Enstitüsü son sınıfında okurken derginin açtığı “Niçin Öğretmen Olmak istersiniz?” başlıklı bir yarışmaya katılmış, birinci olduğunu öğretmen olduktan sonra öğrenmiş. Vedat Bey ödül olan on lirayı, “kitap olarak mı, para olarak mı?” almak istersiniz diye mektupla sormuş. Fakir Bey de “ilk ödülümü para olarak almak isterim” diye cevap vermiş. O zaman Kavacık öğretmeni olarak çalışıyormuş. Mektuplaşmaları da düzenli olarak devam etmiş.
Vedat Bey, 1950 yılı yaz tatilinde İstanbul’a gelme niyeti olan Fakir Baykurt’u evinde misafir edip İstanbul’u gezdirmiş.
Kaldığı evin bir odasında yine misafir olarak kalan Tıp Fakültesi öğrencisi Atalay Yörükoğlu ile tanışmış.
Misafiri seven Vedat Günyol’un bu iki küçük odalı evinde çok sayıda misafirler gelip geçmiş. Üst katında da anası, babası ve kız kardeşi kalmakta imiş. Vedat beyle ilgisi hiç eksik olmamış, kardeşi Veli’ye de Vedat Bey kucak açmış, yardımcı olmuş. Vedat Bey yardımsever ve sevgi dağıtıcı imiş, bu vericiliği her yerde her zaman bahis konusu imiş, Tahir Şenkal “Fakir Baykurt’un anılarında Vedat Günyol” başlıklı yazısında bu durumu ayrıntılı olarak çok güzel anlatmış.(6)
Vedat Günyol’un Sait Faik’in arkasından yazdığı şu satırları da yazıma almak istedim.
“Sait Faik bir ‘sevgi’ peygamberiydi. Kırk sekiz yıllık, yaşamı içine en ufak bir haksızlık karıştırmamış, tertemiz bir ömrün akışından, içimize ‘insan sevgisi’nin o ılık, o tatlı, o aziz büyüsünü, en asli tarafıyla bir o salabildi. Büyük haksızlıklara, namussuzluklara başkaldıran, hep zayıfın, hakkı yenmişin tarafını tutan, hikâyelerine serpili o ‘oturmaz düşüncelerinin’ kaynağını ararken, şu güzel düsturunu nasıl hatırlamazsınız: Sevmek, bir insanı sevmekle başlar her şey” Diye söylemiş. (7)
Hep sevgiye yönelmiş, sevgiden ve insandan olan her şeyi takdir etmiş. Dikkatinden kaçırmamış.
Vedat Günyol Albert Camus’ü anlattığı yazısında, Camus’ün “Ölümle biten yaşam saçmadır, evet. Bunda kuşku yok. Ama yaşam ölümle bitiyor diye, kapayacak mıyız gözümüzü, yüreğimizin kapılarını bu yaşanası dünyanın güzelliklerine, bunlar yanında insanların acılarına, çaresizliklerine? Mademki yaşıyoruz, yaşadığımız sürece mutlu olmaya, sağımızda solumuzda mutluluk yaratmaya bakmalıyız. Mutluluk, bir yerde ve her yerde, hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir.” Dediğini belirterek yaşam felsefesini yazmış. (8)
Doğan Hızlan, Vedat Günyol’un ardından yazdığı yazıda “Halka yukardan bakan, fetva veren bir aydın tipi değildi. Tartışa tartışa, konuşa konuşa, okuya okuya üretirdi, aydının soyutlanmışlığı tehlikesini önlerdi. Genç kuşaklar mutlaka onun yaşamını da, yazdıklarını da okumalıdır. Bir aydında, dirençle ermişliğin, başkaldırı ile sevecenliğin bu kadar uyum içinde bir arada yaşamalarının sırrını keşfedilir” demiştir. (9)
Doğan Bey de 93 yaşında 2004 yılında kayıp ettiğimiz, Vedat beyin arkasından bu satırlarla, en güzel sözleri aktarmış.
Kütüphanemde Vedat Günyol Beyin “Yeni Türkiye Ardında” isimli kitabı var. Kitabın sonunda yazar “Kitabın adını bölmeli Kafalar adını koyacağını, daha sonra da Sebahattin Eyüboğlu’nun uyarması üzerine, yersiz, biraz da hoyratça görünen bir adı sonradan ‘Yeni Türkiye Ardında’ adı üstünde karar kıldığını” anlatır. Kitaptaki yazılar değişik zamanlarda dergi ve gazetelerde çıkan yazılarını içerir. Çağdaş Yayınların basımıdır. (10)
Kendisinin çıkardığı, benim de kütüphanemde bulunan “Yeni Ufuklar” dergisinin Nisan 1971 yılı 227 sayısında, TRT Roman yarışmasında ödül alan kitapları tanıtır.
Fakir Baykurt’un Tırpan isimli romanının “asıl kahramanının Dürü’den çok, Uluguş adındaki yaşlı bir kadın olduğunu” belirtir. (11)
Yeni Ufuklar dergisinin 232. Sayısında ise Vedat Günyol “Kışkırtıcılık Üstüne” yazdığı yazıda da “Suçluluk eğilimi, bilgesinden en bilgisizine kadar bütün insanların içinde tâ derinlerinde, kış uykusuna yatmış soğukkanlı hayvanların baharla birlikte uyanıveren, yerine zamanına göre, zorlu ya da zorsuz, yumuşak ya da sert, açık ya da kapalı oluşan, oluşuveren, tabiat yapısı bir veridir. Kültür, görgü -hele görgü ve eğitimle yumuşatılan, törpülenen, insanca bir ölçüye, düzeye indirgenebilen bu eğilimi sınamaya kalkmak- insan onuruna büyük saygısızlık etmektir.” Der. (12)
Rahat uyusun Vedat Günyol Bey, onun yazdıklarını okumaya devam edeceğiz. Onun aydınlanmacı yüzü bize yazılarında ışık olmaya devam edecektir. Kendisini saygı ile anarız.
Hasan OKURSOY 5 Aralık 2020 Yelki
Kaynak;
(6) Tahir Şilkal, Fakir Baykurt’un anılarında Vedat Günyol, İnsancıl-2018, Cafrande. org. 11-10-2018. (7) Vedat Günyol’un Sait Faik’in arkasından söylediği söz. ( Vedat Günyol, “Camus ve Yabancı”, T24. (9) Doğan Hızlan, Hürriyet Gazetesi “Vedat Günyol gerçek bir kültür ermişiydi” 11 Temmuz 2004. (10) Vedat Günyol, Yeni Türkiye Ardında, Çağdaş Yayınları-1976, 207. s. (11) Vedat Günyol, TRT Roman Yarışması, Yeni Ufuklar dergisi Cilt: 19, Nisan 1971, Sayı: 227. 39.s. (12) Vedat Günyol, Kışkırtıcılık Üstüne, Yeni Ufuklar dergisi Cilt;20, Ocak-1973, Sayı: 232, 14.s.



