top of page

GÜNLÜĞÜM;

  • 7 Ağu 2022
  • 1 dakikada okunur

21 Mart 2013 Perşembe; Günler ne çabuk geçti. Yakın uzak gördüğümüz yüzler bir bir bizi terk etti. O değirmende, suyun düştüğü yer bizi de öğüttü, suyu akıp gitti. Bunaldığım zamanlar oldu. Fakat yaşamdan bıkmadım hiç. Ne yüzler gördüm, kiminden kaçtım, kiminde ısındım, güneş gibiydi. Yaşam çok kısaymış. Çabuk ol, daha geç kalmadan bir şeyler yaz, iyi işlere temel ol. Öldükten sonra anılmak istersen, sevgiyi büyüt, yıldızlara koş, onlara ulaş. Mümkün olmasa da çabaladım, başaramadım dersin. Koca suyun uğultusu, seni uyutsun, varsın geceleri uğuldayıp dursun. Ne kadar büyük olursan ol. Bu dünyada yapayalnızsın. Ne olursan ol, bir gün sende umarsız ayrılırsın. Çocuktun, büyüdün, gün oldu ıslandın, korunmak için kuytu yerler arandın. Hüzünlenip kaldın dağların yalnızlığında. Ne çok şeyler kaptın kurtların sofrasında. İşte günler ne ki bitti, paslı bir akşam aldı, bundan sonra koynunda uyutacak seni. Geride kırdığın camlar, resimlerde kalan gençliğin artık seni albümlerde arar. Ne kadar yağsa da yağmur, ıslanırsın, kurutmaz musluk damları. Her şey ömürde saklanır, o da seninle gider. Seninle biter. Çocukluğundaki koca su seni çok etkiledi. Şiirlerine, günlüklerine ne çok girdi. Çocukluğunda ne varsa derelere sindi. Ey dereler! Bana çocukluğumu yeniden geri ver. Tefek dürümlerini, payam tadında ne varsa al da gel. Bak gün, ay, yıl ne ki; üzerimde senden kalan ne varsa eskidi. Yine de inanma, hala onlar anılarımda koşar, oynar. Bazen onlarla avunurum, aynalarda görür gibi olurum. Koca suyun sesi uğuldar bende. Sen yine de çocuk sesimi savur akşamları, belki yine uzaklardan solur. Hasan OKURSOY

ree

bottom of page