YOLLAR-16
- 1 Ağu 2022
- 3 dakikada okunur
TALİP APAYDIN
Bazen susmak da yorgunluğun işaretidir. Çevresindeki olup bitenler, haksızlık yaşlanan insanı bir başka yorar. Bazı sözler de insanın içine bir mıh gibi saplanır, unutulmaz. Mıh, Farsça bir sözcük. Pek küçük olmayan çivi anlamındadır.
Şiirlere de girmiştir.
Atilla İlhan, “Ben sana mecburum” şiirinde;
“Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum.”
Diye başka bir güzellikte bu şiiri yazmış.
Yollarda gördüklerin yaşadıkların ve okudukların bazen de bir mıh gibi insanın yüreğine saplanır, bir türlü çıkmaz, uğuldar durur.
Konu Talip Apaydın’dan açılmışken onun yaşamındaki yollar sıkıntılı geçse de güzel anıları da olmuş, bunlar çiçekler gibi yol kenarlarında açmış, hala her yerde kokar durur. Bir okursan bunları unutmak mümkün değildir. Onun yazdıkları ve hakkında yazılanlar bundan olacak benim de içime bir mıh gibi çakılmıştır.
Mehmed Kemal, “İnsan epeyce yaşlandıktan sonra yaşamını ya da özgeçmişini anlatması, bir dağı tırmandıktan sonra tepeden bir ovaya bakması gibidir der.” (1)
Yaşlanan insan artık anılarını yavaş yavaş ortaya serer, yazarların hemen hemen tümünde bunu görürsün. Aziz Nesin ile İlhan Berk’te de bu değişmemiştir, hatta Aziz Nesin olduğu gibi anlatılmasını ister, “Böyle Geldi Böyle Gitmez” kitabında oğlu Ali’ye mektuplarında özgeçmişini büyük çapta anlatmıştır.
Talip Apaydın da çok sıkıntılar çekmiş. Fakat bu sıkıntıların içinde güzellikleri de yaşamış. Okuduğu okullar ve öğretmenleri ona çok şey kazandırmış.
Çifteler ’deki tarım öğretmeni onlarla birlikte köylülerin inanmadıklarını başarmış. Üzüm, meyve yetiştirmişler, enstitünün getirdiği yeni hava, yeni yaşam çevreyi de etkilemiş, tepelerin orman olduğunu köylüler de görmüş.
Müdürlerin içinde Raif İnan başka imiş. Hiç kötü sözcük kullanmazmış, bir öğrenciyi dövdüğü görülmemiş, Talip Bey, okul müdürü deyince bu öğretmenini düşünürmüş.
Raif İnan ile birlikte “Enstitü ruhu ve kişiliği bir farklılık yaşamış. Demokratik bir yönetim tarzını okula yerleştirmiş. Eleştiriler olgunlaşmış, birbirlerini dinlemeyi, düşünceye saygıyı, topluluk önünde konuşmayı, kendilerini savunmayı” öğrenmişler. (2)
Yazarın, Halise Hanım ile evlenişini de yazmak isterim.
Talip Bey ile Halise Hanım Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nde öğrencilikleri sırasında tanışmışlar. Okuldan mezun olduktan sonra Talip Bey, Halise Hanımın Yozgat’ta çalıştığını bildiğinden bir gün hiç tanımadığı Yozgat Milli Eğitim Müdürüne bir mektup yazmış.
“Sayın Milli Eğitim Müdürü, Halise Sarıkaya’nın Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nden arkadaşıydım. Fakat üç yıldır birbirimizden haberimiz yok, ne olduğunu bilmiyorum. Bana bir ağabeylik yapın” demiş. “Halise Sarıkaya’nın kimseyle ilgisi, bir takıntısı yoksa bana bildirir misiniz, evlenme teklif etmek istiyorum” diye yazmış.
Müdür daha sonra Halise Hanımı çağırmış, “Talip Apaydın isminde bir arkadaşınız var mı?” Diye sormuş. O da “var efendim çok değerli bir arkadaşımdır” demiş.
Hakkı bey daha sonra Talip Beye mektup yazarak “sen de Halise Sarıkaya kadar dürüstsen, iyiysen, hiç kimseyle bir bağlantın yoksa evlenme teklifi yap” diye yazınca dünyalar onun olmuş. Halise hanım ile mektuplaşmaya başlamışlar, daha sonra izin alıp Yozgat’a gitmiş. Milli Eğitim Müdürü ile “ben mektubu yazan öğretmenim” diye tanışmış. Müdür Bey de “o zaman burada size köy düğünü yapalım” Diye söyleyerek babalık yapmış.
1956 yılında Cumhuriyet Okulu’nda bir düğün yapmışlar, Vali İhsan Sabri Çağlayangil yüzüklerini takmış ve nikahları kıyılmış. Tüm köy öğretmenleri katkı sağlamışlar, beş kuruş harcatmamışlar. (3)
İşte Talip Apaydın’ın yaşam yolundaki evliliği de Halise Hanım ile böyle başlamış ve ölünceye kadar devam etmiş.
Talip Apaydın ve eşi Halise Hanımı saygı ile anıyoruz. Huzur içinde uyusunlar.
Hasan OKURSOY 27 Temmuz 2021 Yelki
Kaynak; 1-Mehmeh Kemal, Acılı Kuşak, Çağdaş Yayınları, Aralık-1977, s.268 2-Talip Apaydın, Köy Enstitüsü Yılları, Literatür Yayınları, Beşinci Basım, Haziran-2020 s.41. 3-Firdevs Gümüşoğlu, Cılavuz Köy Enstitüsü, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 3. Baskı, Ocakm-2019, s. (444-446).
Not; Resim, Köy Enstitüleri.jpg den alınmıştır.



