top of page

YOLLAR-36

PROF. DR. İLHAN BAŞGÖZ


Yollar yazı dizime bugün de "Telgrafhane sanat" ta, M. Güner Demiray’ın, Edebiyat Notları-6, (f) bölümünde yer alan Prof. Dr. İlhan Başgöz’ün “Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne Selâm, Sevgi ve Saygı” kitabını okuduktan sonra yazmış olduğu yazı düştü.

M. Güner Demiray, “Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne Selâm, Sevgi ve Saygı” başlıklı yazısında, Prof. Dr. İlhan Başgöz’ün Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti hakkında yaptığı bir inceleme ve ek olarak da Kuvâ-yi Milliye şehidi Ali Kemalî Hoca’nın kısa yaşam öyküsünü anlatan kitabını 16 Ağustos’ta okuyup bitirdikten sonra çıkardığı sonuçları yazmış. (1)

Ben de bu sonuçları olduğu gibi yazarımızdan alıntı yaparak sizlerle paylaşmak istedim.

“1.Türkiye Cumhuriyeti yedi büyük savaşın ardından kurulmuştur. 1856 Kırım Savaşı, 1877 Osmanlı-Rus yani Plevne Savaşı, 1892 Osmanlı-Yunan Savaşı, 1911 Trablus Savaşı, 1912 Balkan Savaşları, 1914-1918 Büyük Savaş ve nihayet 1919-1922 Kurtuluş Savaşı. Bunların içinde Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında başarılı olduk.

2. Genç Cumhuriyet, ekonomik bağımsızlık olmadan, gerçek bağımsızlık olmayacağını iyi biliyordu. Bu nedenle bütün yabancı şirketleri satın aldı.

3. Dünya Ekonomik Buhranı sonucu Genç Cumhuriyet liberal ekonomiden vazgeçti, devletçi bir yol izleyerek planlı bir ekonomiye geçti. Bu karma ekonomik yolda ciddi başarılar elde etti.

4. Türkiye Cumhuriyeti bir yasa devletiydi. Sözü söz, yasası yasaydı ve herkese eşit uygulanırdı.

5. Türkiye Cumhuriyeti’nde Türk, Kürt Laz, Çerkez, Süryani, Alevi, Sünni ayrımı yoktu. Duyulmazdı böyle şey. Irk ve mezhep ayrımcılığı demokrasi devrimizin eseridir.

6. Laiklik “Öğretim Birliği” yasasıyla yürürlüğe konmuştu, o zamanlar fetva veren Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye Cumhuriyeti’nde düşünülemezdi.

Türkiye Cumhuriyeti’nin laikliği bir ilkeler yumağıdır ve bir seri kanunla sağlanmıştır.

7. Türkiye Cumhuriyeti henüz yabancıların isteğine boyun eğmek küçüklüğüne düşmemişti, güçlü ve bağımsız bir devletti.

8. “…1930’lu yıllarda İstanbul Üniversitesi’nde bir grup öğrenci fotoğraf makinesine poz vererek resim çektirir. Ertesi gün bu öğrenciler hakkında din kurallarına aykırı davrandıkları, günah işledikleri gerekçesi ile soruşturma açılır. Ama Çankaya’da Mustafa Kemal vardır. Bir konuşma yaparak asıl suçluların bu tahkikata girişenler olduğunu söyler. Tahkikat elbet tersine döner. Osmanlı Darülfünunu’nun kapatılıp yerine çağdaş bir üniversite kurulmasının nedenlerinden biri bu zihniyettir.”

9. Latin asıllı Türk Alfabesi kabul edilince geçmişimizle bağlarımız daha güçlenmiş, uygarlık dünyasına düşünsel ve yeni dünya görüşü olarak kapı açılmıştır.

10. Türkiye Cumhuriyeti, eğitimde bazı eksikliklerine karşın – Bilhassa köy enstitüleri uygulamalarında- başarılı olmuştur. Öte yandan Sosyal Güvenlikte-emeklilikte- en zengin devletlerin bile yapamayacağı başarılara imza atmıştır.

11. Cumhuriyet kadın devrimi olmuştur bir bakıma. Anlayış ve uygulamalarında uygar devletlerin önüne geçmiştir.

12.Dil, tarih, kültür alanında da başarılı adımlar atmıştır.

13. Dış politikada onurlu, bilgili, barışçı atılımları göz ardı edilemez. Komşularla iyi ilişkiler, paktlar onun “Yurtta barış, dünyada barış,” ilkesine ne denli bağlı olduğunu gösterir.

14. Ne yazık ki Cumhuriyet Tarım ve Toprak reformunu aksatmış bu alanda başarının altında kalmıştır.

15. Her yıl Cumhuriyet Bütçesi’nin %16’sı, 1945’e kadar Osmanlı’nın bize bıraktığı borcu ödemek için ilgili devletlere verilmiştir.

16. İkinci Bölümde Kuvâ-yı Milliye Şehidi Ali Kemalî Hocanın Atatürk’le görüşmesi, Konya’da Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulmasını sağlaması, İşgal Kuvvetlerine karşı mitingler düzenlemesi, 3 Ekim 1920’de padişah yanlısı bir isyancı ve kabadayı Delibaş tarafından vahşice şehit edilmesi anlatılmaktadır.

“… O devrin eksiklikleri, başarısızlıkları, hiç yoktan, büyük güçlükler içinde Cumhuriyetimizi kurabilmek başarısı yanında çok küçük kalıyor ve bence de o devre ciddi bir gölge düşürmüyor.”

Okumanızı salık veririm.” Diye M. Güner Demiray yazısını bitirmiş.

Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranları ve Kuvâ-yı Milliye Şehidimiz Ali Kemalî Hocayı, Prof. Dr. İlhan Başgöz’ü saygı ile anıyoruz. Huzur içinde uyusunlar.

Hasan OKURSOY 11 Eylül 2021 Yelki

Kaynak;

1-M. Güner Demiray, yazısının (F) bölümü, Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne Selâm, Sevgi ve Saygı, Telgrafhane-sanat, 13 Kasım 2020 tarihli Edebiyat Notlarım-6.



2 görüntüleme0 yorum
Post: Blog2_Post
bottom of page